Fiyatını üçe katladı!

Farah Zeynep Abdullah fiyatını üçe katladı!

Fiyatını katladı!

Yıldızı Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisiyle parlayan, Farah Zeynep Abdullah fiyatını üçe katladı.

Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisinde Aylin rolüyle yıldızı parlayan Farah Zeynep Abdullah'ın, şöhretinin zirvesindeyken diziden ayrılıp yarıda bıraktığı tiyatro eğitimini tamamlamak için İngiltere'ye gitmesi şaşkınlık yaratmıştı.

Öğrenimini tamamlayıp kısa bir süre önce yurda dönen Abdullah, Türkiye'nin en önemli iki jönüyle çalışma imkanına sahip oldu.

Yeni sezonda Kıvanç Tatlıtuğ ile dizi için kamera karşısına geçecek olan güzel oyuncu, yönetmenliğini Kerem Deren'in üstleneceği "Bir Küçük Eylül Meselesi" adlı sinema filminde ise Engin Akyürek'le başrolü paylaşacak.

BEZMEN'İN ROMANINDAN

Abdullah ve Tatlıtuğ, Nermin Bezmen'in 'Kurt Seyd&Shura' adlı romanından ekranlara uyarlanan projede bir araya gelecek. Romanda, Bolşevik ihtilaliyle İstanbul'a sürüklenen hayatlar anlatılıyor.

ÜCRETİNİ ÜÇE KATLADI

Farah Zeynep Abdullah, şöhret olduğu 'Öyle bir Geçer Zaman ki' dizisinde bölüm başına 8 bin lira ücret alırken yeni dizi projesinde ücretini üçe katladı.

Ay Yapım'la sözleşme imzalayan oyuncu, Ocak ayında başlayacak yeni projesi için haftada 25 bin lira alacak. 40 bin lira alan Kıvanç Tatlıtuğ ise 60 bin TL'ye el sıkıştı.

‘Kurt Seyt & Shura’ romanında Çarlık Rusyası’nın görkemli yaşantısından Bolşevik İhtilali’yle İstanbul’a sürüklenen hayatlar anlatılıyor.
[reklam]
Kitabın tanıtım yazısı

Nermin Bezmen, bu kez Çarlık Rusyasının debdebeli yaşantısından Bolşevik ihtilali ile İstanbul'a sürüklenen hayatları anlatıyor. 1892'nin Yalta'sından St. Petersburg'un saltanat günlerine, Karpatlar cephesinden ihtilalin cehennemine ve nihayet işgal altındaki İstanbul'a, 1920'lerin Pera'sına, macera dolu bir yolculuk yapacaksınız. Onlarla beraber polkaların, troykaların sihirli alemini, ihtilalin acımasızlığını, parçalanmış Osmanlı İmparatorluğunun son günlerini yaşayacaksınız.

Kurt Seyt: Mirza Eminof'un oğlu olarak servet ve ünvanla doğmuştu. Yakışıklıydı, hırslıydı, cesurdu. Çar Nikola'nın Muhafız Alayında genç bir Üsteğmen oluşu onu Bolşeviklerin ölüm listesine dahil etmişti. Kaçarken getirdiği bir taka dolusu silahı Mustafa Kemal'in Kuva-yi Milliyesine teslim ettiğinde, karşılık istemeyecek kadar gururluydu. Hayatına sıfırdan başlarken elinde kalan serveti sadece gururu ve aşkıydı.

Shura: Tchaikovsky nağmelerinin romantizmi ile sarılmış karlı bir Moskova gecesinde, henüz onaltısındayken saf güzelliği, beklentisiz aşkı ile Seyit'in dünyasına girdi. Ailesinin ünvanı, serveti onun da ülkesinde kalmasına yardımcı olamadı. Sevdiği erkekle atıldığı bu macerada bir daha hiç göremeyecekleri vatanlarının, ailelerinin, artık yaşamayacakları geçmişlerinin hasretlerini birbirlerinin aşklarında dindirmeye çalıtılar.

Büyük bir aşkın, harbin, ihtilalin, hasret ve hüzünlerin hikayesi ile okuyucuyu baştan sona kendine has bir tat, merak ve heyecanla sürükleyen, uzun süren araştırmaların gerçeklikle aktarıldığı bir roman, "Kurt Seyt ve Shura."