Sil Baştan'ın Ceren'i Belma Canciğer ile çok özel!

''Eşimden torpilliyim saklamıyorum...''

Komedi dizilerinin vazgeçilmez oyuncusu Belma Canciğer... Eşi Gani Müjde'nin yazdığı Hayat Bilgisi, Yahşi Cazibe, Harem dizilerinde bol bol güldük kendisine. Şimdi de Star TV'de başlayan Sil Baştan'da gazeteci Ceren rolünde.

Eşinin yapımlarında rol almasıyla ilgili ''Bu kadar güzel işler yapabilen biri benim eşimse ve bu anlamda bir torpilim varsa ne mutlu bana. Gani Beni çok iyi tanıyor, hangi rolü yapabilirim biliyor'' diyor.

Canlandırdığınız Ceren karakterini bir de sizden dinleyelim...

Ceren Özdemir, gazetede köşesi olan başarılı bir gazeteci. Tuttuğunu koparan, lafını esirgemeyen bir karakter. ''Çok büyük bombalarım var'' , ''buluşulmaca ve konuşulmaca'' en çok kullandığı kelimeler. Bu anlamda gazeteciyi canlandırmak çok keyifli. Çok severek istedim bu rolü oynamayı. Ne mutlu ki benim oldu.

Neden hep komedi yapımlarda rol alıyorsunuz? Dram sevmiyor musunuz?

Ben konservatuardayken hocamız ''komedi oynayabilen oyuncu, her rolü yapabilen oyuncudur'' derdi. Her şeyden önce komediyi çok seviyorum. Komedi oynamak bir oyuncu için çok önemli ve eşim de komedi yazarı olduğu için onun projelerinde yer almaktan çok büyük keyif alıyorum. Sil Baştan'a başlamadan önce bir drama için teklif geldi, tam okeyleşmek üzereydim. Gani senaryo ile geldi ve ''şöyle şöyle birkaç rol var oynamak ister misin?'' Hemen senaryoyu okudum, o kadar heyecanlandım, o kadar çok istedim ki ''Evet ben burada olmalıyım'' dedim.

Eşiniz Gani Müjde olmasaydı her şey çok mu farklı olurdu? Bu arada nasıl tanıştığınızı çok merak ediyorum...

Tabii ki iş anlamında da farklı olurdu, bu kadar iyi senaryo yazan kocam olmayacağı için bu kadar güzel işlerde olamayacaktım. O yüzden iyi ki Gani'yle evlenmişim, iyi ki onun projelerinde yer alıyorum. Çok mutluyum... Yıldırım aşkı değildi. Benim tarafımdan değildi en azından. Gani senaryolarını nakış gibi işlerken bir kadının kalbini nasıl kazanacağını, fethedeceğini çok iyi bilen bir erkek. Yaptığı inanılmaz sürprizler, beni etkileme gücü, beni her gün katlaya katlaya kendine o kadar çok âşık etti ki...

'NEŞELİ BİR KADINIM'

Arkadaşlarım cıvıl cıvıl ve neşeli bir kadın olduğumu söyler; çocuklarım ise disiplinli bir anne olduğumu.

'EŞİM YAZIYOR, BEN OYNUYORUM'

Gani Bey bir dizi yazdığı zaman oyuncu seçimine karışır mısınız?

Oyuncu seçimine karışmam fakat Gani bana sorar. Kafası karışır bazen ''ne dersin, ne düşünürsün'' diye sorar. Bir de şunu söyler hep, ''bence sen çok rahat cast direktörlüğü yapabilirsin.'' Çünkü gerçekten bazen tıkanıp zorlandığında bir kaç isim söylüyorum ona ve ''inanamıyorum, nereden aklına geldi, nasıl buldun bu isimleri'' diyor. Konservatuvar tiyatro mezunuyum ve geçmişten bugüne gelene kadar tüm oyuncuları biliyorum. Çok fazla tiyatro izleyen biri olarak da yeni yetenekleri de biliyorum.[reklam]

Gani Bey yazıyor, siz oynuyorsunuz, bir ikili mi söz konusu?

Çok şanslıyım bu anlamda. Bir ikili söz konusu mu bilmiyorum ama o yazıyor ben oynuyorum. Hiç bir şikayetim yok bundan.

Sosyal medyada 'Eşi tarafından torpilli' yazanlara nasıl bir yanıt vermek istersiniz?

E torpilliyim zaten, saklamıyorum ki ben bunu (Gülüyor)... Yani bu kadar güzel işler yapabilen biri benim eşim ise ve bu anlamda bir torpilim varsa ne mutlu bana. Gani beni çok iyi tanıyor, hangi rolü yapabilirim, hangi rol bana yakışır bunu çok iyi biliyor. Bu yüzden eşimin işlerinde olmak beni çok mutlu ediyor.

Bir de sosyal medyada bol bol güzelliğinizden de bahsediliyor. Nasıl iltifatlar alıyorsunuz; en hoşunuza giden hangisi? Bakım sırlarınız nelerdir?

Çok teşekkür ederim. Her zaman kendime özen göstermeye çalışıyorum ama sırlarım yok. Her kadının yaptığı gibi makyajlı yatmam. Genetik özellikleri bakımından şanslıyım sanırım. Bursalıyım, bizde hamam kültürü var ve kese bizim için çok önemlidir.

AİLECE TEKNE TATİLİ

Senarist eşi olmanın zorluğu yok. Evine iş taşıyan biri Gani ama en azından hep evde. Bir de ailece çıkılan tekne tatillerimiz vardır.

'MARKA TAKINTIM YOKTUR'

Alışverişle aranız nasıl?

Alışverişle aram iyidir. Buraya gelmeden önce Sarıyer pazarına gittim, alışverişimi yaptım. Taze taze domatesler, biberler aldım, dolabıma yerleştirip geldim. Pazarları çok severim, çok da iyi bilirim ve alışveriş yaparım. Giyim alışverişine eskiden daha fazla zamanım vardı. Fakat artık çok fazla gitmiyorum. Çok gereksiz şeyler aldığımızı fark ettim. Bunun yerine daha kupon şeyler alıyorum. Bir yazlık bir kışlık alışverişe çıkıyorum o da her sene değil, zaten geçmişten gelen kıyafetlerimi de kullanıyorum. Var olan bir pantolon veya eteğin üzerine pazardan bir bluz alıp kombinleyebiliyorum hiç öyle marka takıntılarım yoktur. Ayakkabı düşkünüyüm tabii birçok kadın gibi.

Annelik ve oyunculuk birarada zor olmuyor mu?

Aslında ben oyunculuğun bekâr işi olduğuna inanlardanım çünkü gerçekten zor ikisini bir arada yürütmek. Sadece oyunculuk için değil tüm meslekler için söyleyeceğim bunu. Ben senelerce arka planda kalmayı tercih ettim; çocuklarımın büyümesini bekledim. Kızım 13 oğlum 10 yaşında artık ve kendi kendilerine hayatı idame ettirebiliyorlar ve ben de işlerime daha fazla yoğunlaşabileceğim bir döneme geldim.