resim yok
25 Nisan 2011 - 00:00

“Hepsi 1”le çıkış yapıp sonra aniden ortadan kaybolan Yusuf Akgün, ekranlara “Adını Feriha Koydum”la döndü. Akgün, hayatının aşkından uzun süren sessizliğin nedenlerine, “sinirli adam” yorumlarından dizideki rolüne, hakkında merak edilen her şeyi Trendy dergisine anlattı.

 

 

“Hepsi 1” dizisinden sonra ortadan kayboldun. Uzun bir aradan sonra “Adını Feriha Koydum”la geri döndün. O ara neden bu kadar uzun oldu?
 
“Hepsi 1”den sonra “Derdest” dizisinde yer aldım, ama o kısa sürdü. Çok zor bir iş, yoğun çalışma saatleri, insanın kendine vakit ayıramamasına sebep oluyor. Oyunculuk da insanın kendisine zaman ayırmasını gerektiren bir meslek. Kendimi tanımak, oyunculuğumu daha fazla düşünmek için geri planda kaldım. 
 
Kendi isteğinle mi geri planda kaldın yani? 
 
Evet, bir süre çalışmak istemedim. Proje konusunda biraz titiz davranmayı tercih ettim. Benim için oynamaktan ziyade zevk almak, iyi bir kadronun içinde bulunmak önemli.
 
Bu esnada oyunculuğunu geliştirmek için bir şeyler yaptın mı? 
 
Yüksek lisans yaptım, work shop’lara katıldım. Biraz kendime ve aileme zaman ayırdım. Tiyatroyla ilgilendim. Yani ne istediğimi sorguladığım bir dönem oldu. Ve şu an buradayım.
 
ÇAĞATAY ZAMANLA DAHA İYİ OLACAKTIR
 
Bu sektörde kimse adının unutulmasını istemez, ama sen kendi isteğinle geri planda kaldığını söylüyorsun. Yolun başında biri için riskli bir strateji değil mi bu? 
 
Fazla acelem yok. Ben bu mesleğe biraz erken başladım zaten. Oyunculukta ne yöne gitmek istediğime karar vermek benim için önemliydi. Sonuçta sonu olmayan bir meslek yapıyoruz. Bu koşuşturma içerisinde meslekle ilgili düşünmeyi ihmal edebiliyoruz. Daha fazla okumam dinlenmem, biraz hayatımı yaşamam gerekiyordu. Bir de kendimi insanlara biraz unutturmam lazım ki başka karakterleri oynarken inandırıcı olayım. Ne kadar ters köşe roller alırsan, o kadar gelişirsin ve keyif de bir o kadar artar. 
 
Bu diziyi kabul etmendeki en büyük etken neydi?
 
Yapım şirketi, senaryosu ve oyuncu kadrosu çok başarılı. Rolüm de çok güzel... Alışılmış bir karakter değil. Mesela zenginler genelde şımarık olur ama Koray bu gruba girmiyor. Zaten dizinin başarısı ortada. Bunu gördükçe diziye dahil olmakla ne kadar isabetli karar verdiğimi daha iyi anlıyorum. Bu yüzden çok mutluyum.
 
“Koray’daki bakışlar, mimikler Emir’e göre daha başarılı. Emir rolü Yusuf Akgün’ün olmalıydı” şeklindeki yorumlara ne diyorsun?
 
Ben kendi rolümü oynuyorum, Çağatay da (Ulusoy) kendi rolünü. O yorumlara kesinlikle katılmıyorum. Çağatay bu işe daha yeni başladı ama çok çalışkan. Ben bu iş için bir eğitim aldım ama insanlar benim bu işi yapmam için burs verdiler. Ben bunun karşılığında tabii ki bir şeyler öğrendim. Çağatay da çok başarılı bir performans sergiliyor, daha da iyi olacaktır. 
 
KARA KAŞ KARA GÖZLE ROL ALINMIYOR ARTIK 
 
Bu sektörde sence dış görünüş mü daha ön planda tutuluyor, yetenek mi?
 
Bu işte görsellik çok önemli. Ama artık hiçbir şey eskisi gibi değil. Görsellik ne kadar önemliyse yetenek de bir o kadar önem taşıyor. Oyunculuğun altının çizilmeye başlandığı bir dönemdeyiz. Her işe çok büyük paralar harcandığı için, artık bir kara kaşa, bir kara göze teslim edilmiyor roller. 
 
Koray’la Emir çok zenginler, kendi statülerine uygun insanları hayatlarında istiyorlar. Sen de gerçek hatta öyle misindir?
 
Koray sınıf farkına çok takılan biri değil. Hande’ye aşık ve onun maddi durumunu çok da fazla önemsediğini düşünmüyorum. Kendine yakın seviyede olmayan bir insanla da aşk yaşayabilirdi Koray. Sınıf farkı eskisi gibi değil, zaman değişiyor, ona ayak uydurmak lazım. Kültürel olarak yakınlık hissetmek, anlaşabilmek adına elbette benzer yetiştiriliş tarzı olması lazım. Ama yetiştiriliş tarzının sadece maddiyata ve gelir düzeyine bağlanması yanlış. Bu durumun aşkta da çok belirleyici olduğunu düşünmüyorum. Aynı yetiştiriliş biçimine sahipsen, kafalar uyuyorsa oluyor. Para dediğin şey bir gün var, bir gün yok ama insanın kişiliği baki. Kısacası zenginlik seviyesinin aşkı belirlediğine inanmıyorum. İnsanlar aşık olduğu insanı seçemiyor ki!
 
HAYATIMIN SONUNA KADAR ONUNLAYIM
 
Kalbin uzun zamandır dolu, nasıl gidiyor özel hayat?
 
Mükemmel bir ilişkim var ve 2,5 yıldır devam ediyor. Hayatımın sonuna kadar beraber olacağımdan adım gibi emin olduğum, çok da aşık olduğum bir kadın var hayatımda. İlk günkü heyecan artarak devam ediyor. Her gün büyük bir özlem içerisindeyim. Sete gidince bile özlüyorum.
 
Bu heyecanı ayakta tutmayı nasıl başarıyorsunuz?
 
Tamamen kendiliğinden olan bir şey, biz de bilmiyoruz. Bence doğru insanı bulunca anlıyorsun ve ona sahip çıkıyorsun. Özellikle şu heyecanı tüketmeyelim diye bir şey yapmıyorum. Ben bugüne kadar hayatı kafama göre yaşadım. Sen hayatı istediğin gibi yaşarsan, senin istediğin şeyler karşına çıkıyor. Ben çok şanslı bir insanım.
 
25’İMİ GEÇİNCE ASİLİK KALMADI
 
Seninle ilgili “çok ciddi ve sinirli” gibi yorumlar duydum. Aslı var mı?
 
Mizacım biraz ciddi ama onun yüz hatlarımla da ilgisi var. Yoksa gayet sakin biriyim. Okula ilk girdiğim zamanlar asi hareketlerim oluyordu ama o yaşla da ilgili bir şey. 25 yaşımı geçtim, artık asilik kalmadı.

Aşağıdaki bağlantıdan Diziler instagram hesabını takibe alarak güncel dizi haberlerini instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.

@diziler

üyeler ne diyor?

resim yok
:-) :) :o) :c) :^) :-D :-( :-9 ;-) :-P :-p :-Þ :-b :-O :-/ :-X :-# :'( B-) 8-) :-\ ;*( :-* :] :> =] =) 8) :} :D 8D XD xD =D :( :< :[ :{ =( ;) ;] ;D :P :p =P =p :b :O 8O :/ =/ :S :# :X B) O:)
Kapat

bizi takip edin