Ayten

Ayten hanım hem anne olmuştur çocuklarına hem baba... Evini geçindirmek için uzun zaman tek başına çalışmıştır. Mesleği de uzun zaman önce geride bıraktığı kadın kuaförlüğüdür. Kızı Ayşe öğretmen olmuştur, oğlu Bekir umutsuz vaka... Sıra nihayet kendine gelmiştir. Ayten hanım evlenmek istemektedir. Ama çok istemektedir. Ayten hanıma soran olsa “Yook canııım ben evlenmek istemiyorum ki... Talip çok şekerim, gelmek isteyeni de ayıp olmasın diye buyur ediyoruz işte” diyecektir. Halbuki kadının tüm hayatı evlilik hayalleriyle geçmektedir. Kocasının onları bırakıp gidişi kalbinde derin yaralar açsa dahi bu durumu kimseye belli ettirmemektedir. Kemal beyle tanışmaları milattır. Ayten bulmuştur beyaz atlı prensini. Prensle prensesin yaşı biraz geçkindir ama... Kemal ve Ayten birbirini görmüş beğenmiştir. Sıra kız isteme törenine gelmiştir. O akşam olması imkansız gibi görünen şey olmuştur. Umutsuz vaka Bekir Almanya’dan dönmüştür. Bekir annesinin değil evlenmesine, erkek bir sineğin etrafında dolanmasına bile izin vermez. Yıllar sonra gelen aşk ihtimali Bekir’in gelişiyle suya düşer. Ayten hanım tıpkı Kemal bey gibi tuttuğunu koparan bir kadındır. Oğlunu Kemal beyle evlenme konusunda ikna eder. Bu ikna çalışmaları aylar sürer. Tam mürüvvetine erecekken onu terk eden kocası döner... Olmayacak işlerin olduğu bir hikayedir bu... Olması muhtemel şeylerini ise imkansıza dönüştürdüğü bir hikaye.