Canlandıran :
Yavuz Bingöl
Babası Yusuf, dedesi Aşit ve onun babası da.. Hepsi Gaziantep’in ünlü sedef kakma ustalarıdır. Fırat’ın çocukluktan beri ilk oyuncaklarıdır sedef parçaları, tahtalar, çekiç, macun... Fırat erken yaşta babası Yusuf’u ve annesi Berivan’ı bir tren kazasında kaybeder.Fırat sert bir öğretmendir. Hayatında hep yaptığı gibi, yanlışlarını direk ve sert bir dille gençlere söyler. Bahane kabul etmez, şımarıklığa tahammülü yoktur. Fırat hayatta doğru bildiğini direk ve olduğu gibi konuşmanın erdemine inanır. Gençler bu az konuşan, sert ama mert adamı severler ve sayarlar. Gençler, sedef kakarken alttan alta hayat dersi aldıklarını fark etmeden dönerler her akşam evlerine. Fırat bu delikanlılara bir umut vermektedir, bir altın bilezik. Ama Gaziantep’in çarşısında bile dükkanlar kan ağlamaktadır. Ne yapan kalmıştır ne de satın alan. Yapılan sandıklar, aynalar, fiskos masaları, mücevher kutuları depolarda çürümektedir. Fırat bir yolunu bulup, fırsatlar diyarı İstanbul’a ulaştırmalıdır bunları.