Ramazan’ın büyük aşkı!

“Tatar Ramazan”, dizi sektörüne yeni bir isim kazandırdı.

Süreyya'yı canlandıracak

Almanya’da doğup büyüyen Türkan Yılmaz, dizide Bülent İnal’le başrolü paylaşacak ve Tatar Ramazan’ın büyük aşkı Süreyya’yı canlandıracak.

Bunun ilk oyunculuk denemesi olduğunu söyleyen genç oyuncu, “Türkiye’ye gelme kararını almam kolay oldu, çünkü çok özlemiştim” diyor.

* Öncelikle bize biraz kendinizden söz eder misiniz? “Tatar Ramazan” öncesi nerelerdeydiniz, neler yapıyordunuz?

- Almanya’da International Information Management (Uluslararası Bilgi Yönetimi) okuyorum. Şu an dördüncü dönemdeyim.

Ayrıca modellik yapıyorum. Birkaç ay önce de oyunculuk eğitimi almaya başladım.

* Almanya’da doğdunuz değil mi?

- Evet, Almanya doğup büyüdüm ama kendimi hiçbir zaman Alman olarak görmedim. Daha da önemlisi, hiç öyle hissetmedim... Almanya’da yaşıyor olabilirim ama kültürümü, memleketimi ve insanlarını çok seviyorum.

Köklerimi, nereden geldiğimi hiçbir zaman unutmadım. Yani her şeyden önce Türk’üm... Zamanında ailem çalışmak için gitmiş Almanya’ya, sonra da geri dönüş yapmamışlar.

* Bu arada merak ettim, Almanya’da oyunculuk yapıyor muydunuz?

- Birkaç amatör denemeyi saymazsak hayır. “Tatar Ramazan” ilk oyunculuk tecrübem. Bugüne kadar sadece mankenlik yaptım.
[reklam]
İNTERNET SİTESİNDE KEŞFEDİLDİM

* Bu proje için teklif nasıl size ulaştı peki?

- Almanya’da bağlı olduğum ajans aracılığıyla ulaştılar bana... Bir internet sitesinde fotoğrafımı görmüşler... Görüşmeye çağrıldım ve apar topar İstanbul’a geldim. Deneme çekimi yapıldı. Akabinde Almanya’ya döndüm, haber beklemeye başladım. Çok geçmeden ajanstan arayıp “Seni beğenmişler, İstanbul’a bekliyorlar” dediler.

* Bu sizin için yeni bir hayat demek. Tüm düzeninizi geride bırakıp Türkiye’ye gelme fikri gözünüzü korkutmadı mı?

- Yoo... Türkiye’ye gelme kararını almam kolay oldu, çok özlemiştim çünkü... Ne kadar doğru bir karar verdiğimi de şimdi daha iyi anlıyorum.

* Özlemiştim dediniz. Türkiye’ye sık sık gelir miydiniz?

- Her yıl mutlaka gelmeye çalışıyordum. En son 1,5 yıl önce gelmiştim.

BU KARA SEVDADAN ÇOK ETKİLENDİM

* Diziye dönersek, “Tatar Ramazan” hikayesinde sizi en çok etkileyen neydi?

- Ramazan ile Süreyya arasındaki güçlü aşk, kara sevda... Aradan seneler geçmesine rağmen birbirlerini hâlâ seviyorlar. Ne Ramazan ne de Süreyya yaşadıkları büyük aşkı unutuyor. Hasretle birbirlerini bekliyor ve sonunda yine karşılaşıyorlar. Senaryoyu okuyunca çok duygulandım çünkü onların aşkı inanılmaz büyük... Çok güçlü... Bir o kadar da acı... Tek bir yanlış hareketin bile insanların bütün hayallerini yıkıp hayatlarını allak bullak edebileceğini anlatıyor. Süreyya tam mutlu olacağını sandığı anda yapayalnız ve bir başına kalıyor. Düşünsenize, kendi canınızdan bile çok sevdiğiniz insan bir anda yok oluyor, sizden koparılıyor. Yıllarca unutmuyor Süreyya onu... Süreyya’yı hayata bağlayan bir tek şey var artık, o da oğlu Kerim. Büyük aşkı Ramazan’dan bu dünyada bir iz kalsın diye, oğlu iyi yetişsin diye dimdik ayakta duruyor. Süreyya sadece oğlunun sevgisi ve bir gün Ramazan’ı yeniden görebilme ümidiyle yaşıyor.

* Çekimler nasıl gidiyor?

- Tatar Ramazan ekibi inanılmaz profesyonel ve çekimler gayet keyifli geçiyor. Böylesine uyumlu ve başarılı bir ekiple çalışıyor olmak, bu kadar büyük bir projede yer almak benim için büyük şans. Ama en önemlisi tekrar burada, memleketimde olmak...

YORULSAK DA GÜLÜMSÜYORUZ

- Çok başarılı bir ekibe dahil oldum, onun mutluluğunu yaşıyorum. Herkes alanında çok profesyonel... Herkesin de tek bir amacı var, her bölümü en iyi biçimde çekip tamamlamak... Çok uzun saatler çalıştığımız da oluyor ama kimsenin yorgun olsa da suratından tebessüm eksilmiyor. Bu bizim en büyük motivasyon sebebimiz. İzleyici de eminim ilk başta bunu hissedecektir.