resim yok
13 Ocak 2012 - 00:00

 

Kanal D’nin merakla beklenen yeni dizisi ‘Yalan Dünya’ bu akşam izleyicilerle buluşuyor. Dev oyuncu kadrosuyla dikkat çeken dizinin detaylarını öğrenmek için ekibi sette ziyaret ettik
Senaryosunu Gülse Birsel’in yazdığı ‘Yalan Dünya’, birtakım tesadüfler sonucu Cihangir’deki bir apartmanda, aynı terasta yaşamak zorunda kalan birbirine zıt iki ailenin çatışmalarından doğan komik hikayeleri ekrana taşıyacak. Oyunculardan Sarp Apak, “Kabaca dizi sektörünü anlatıyoruz” diyor ve ekliyor: “Avrupa Yakası’nda dergi neyse burada dizi o. Nişantaşı, Cihangir oldu. Matematikleri birbirine çok yakın.”
Dizinin çekimleri, Alibeyköy’de kurulan platoda gerçekleşiyor. Setin beş ay süren  yapımında yaklaşık 100 kişilik bir ekip çalıştı. Toplamda 2 bin metrekarelik bir alana, Cihangir ve Taksim’in en çarpıcı noktaları kuruldu. İstiklal Caddesi, Firuzağa Kahvesi, Cihangir Caddesi ve yıkım kararıyla gündeme gelen Emek Sineması bunlardan yalnız birkaçı. 
‘Avrupa Yakası’nın ardından bir sonraki projesi merakla beklenen Gülse Birsel, yeni dizisinde, Altan Erkekli, Füsun Demirel, Olgun Şimşek, Beyazıt Öztürk, Hasibe Eren, Sarp Apak, Öner Erkan, Nihal Yalçın, Bartu Küçükçaglayan, Tuna Orhan, Ömür Arpacı, Hakan Meriçliler, İrem Sak, Gupse Özay ve Gönül Ülkü’yü bir araya getirdi. D Yapım’ın yapımcılığını üstlendiği dizinin yönetmen koltuğunda Jale Atabey Özberk var.
 
“SETTE HERKES KENDİSİYLE  BOĞUŞUYOR”
 
 * Bora, Karşıyakalı, Gülse’nin canlandırdığı Deniz’in kardeşi. Bir potansiyele sahip ama hiçbir şekilde değerlendirememiş bunu.  Hasbelkader İstanbul’a gelip, lise arkadaşı Emir’i görüyor ve bir şekilde o tayfanın içine dahil olup yırtmaya çalışıyor. Kısaca onunkine bir yırtma hikayesi diyebiliriz.  
* Deniz’in Rıza (Beyazıt Öztürk) karakteriyle arasında bir şeyler olacak. Biz de elimizden geldiği kadar mani olmaya çalışacağız.
* Sette herkes bir anlamda kendisiyle boğuşuyor. Bıraksalar sabaha kadar oynarım duygusuna henüz tam olarak hakim değiliz. Ama o lezzet ufak ufak gelmeye başladı. Güzel bir şeyler yapmaya çalışıyoruz.
 
BORA: (Öner Erkan) Hafif serseri, hayatına nasıl yön vereceğini bilemiyor. Tek istediği rahat bir hayat. İstanbul hayatına özeniyor ve orada  yaşamak için can atıyor.
 
“SANKİ CİHANGİR’İN  GÖBEĞİNDE ÇALIŞIYORUZ”
 
 * Ben ‘5’er Beşer’de oynuyordum. Gülse programı izlemiş ve beni aradı. Telefonu kapattıktan sonra 3-5 takla attım sevinçten. Hayalimdi benim burası çünkü. Yıllarca izlediğim, takip ettiğim insanlarla çalışıyorum.
* Canlandırdığım Tülay, pavyonda şarkı söyleyen, deli dolu genç bir kadın. Olgun Şimşek’in oynadığı Selahattin karakteriyle yasak aşk yaşıyor. Pavyon çalışanlarının dışında kimsenin bilmediği bir ilişkileri var. Selahattin karakterinin bir de ikizi var; Ahmet. Onunla bir ilgim yok ama. Birbirlerine çok zıt karakterler. 
Selahattin inşaatçı, Ahmet ise oyunculuk yapıyor. 
* Setimiz çok güzel. Sanki, Cihangir’in göbeğinde çalışıyoruz, öyle bir set yapmışlar.
 
TÜLAY: (İrem Sak) Selahattin’in sevgilisi, Beyoğlu’nda bir pavyonda çalışıyor. Selahattin’in ufak bir yanlışında onu ele verebilecek kadar gözü kara.
 
SELAHATTİN: (Olgun Şimşek) Kocabaş Ailesi’nin damatlarından  Eşi Gülistan’a pek düşkünlüğü olmadığın-dan çapkınlık peşinde. 
 
AHMET: (Olgun Şimşek) Selahattin’in ikizi. Birbirlerine oldukça zıt karakterler. 
 
GÜLİSTAN: (Hasibe Eren) Kocabaş Ailesi’nin çokbilmiş kızları. Evliliği problemli. Kocasının çapkınlık yaptığından şüpheleniyor.
 
“AVRUPA YAKASI  RUHUNU HİSSEDİYORUM”
 
* Bana hiç benzemeyen bir adamı, Emir’i oynuyorum. Pozcu bir çocuk. Oyunculuk mezunu ama oyunculukla alakası yok. Daha çok parasını, kızlarla olan ilişkisini önemseyen biri. Kolay kolay kimse keyfini bozamaz onun. Yıllar sonra çocukluk arkadaşı Bora’yı buluyor ve ona dört elle sarılıyor. İzleyince birilerine benzeteceklerdir, ben de o kişilerden hareket aldığımı söyleyebilirim.
* Temel amacım bugüne kadar oynadığım rollerden fark yaratmak. Ben karakterimden çok memnunum, Gülse de yazarken keyif aldığını söylüyor. 
*  Sahne çekerken ‘Avrupa Yakası’ ruhunu net hissediyorum. Üzerine neden çıkar? Çünkü senaristimiz daha olgun... Oyuncu kadrosu çok iyi. Daha ne olsun yani. O yüzden “Avrupa Yakası’nı sallar” lafına katılıyorum. Ama biraz iddialı. Çünkü seyirciyle dizinin iletişimi hiçbir zaman kestirilemeyecek bir şey. ‘Yalan Dünya’, cumanın klasiği haline gelmesi üzerine planlanmış bir iş.  
* Konusu, kabaca dizi sektörünü anlatıyor. Dizideki normal vatandaş aile, oyuncu tayfasından daha çok sevilebilir. ‘Avrupa Yakası’nda dergi neyse burada dizi o. Nişantaşı, Cihangir oldu.  Matematikler birbirine çok yakın. Dizi sektörünü ele alan ama sadece oradan beslenmeyen bir iş.
* Herkesin ünlü olmak istediği bir çağdayız. Kendi branşında, başka branşlarda... Ünlü olmadan sanki bu dünyada mutluluk yokmuş gibi... İnsanlar bana gelip, oyuncu olmak istediklerini değil ünlü olmak istediklerini söylüyorlar. Bu ün manyaklığının ne olduğunu anlatan bir dizi olacak. Sektörde 
çok düzgün insanların olmasının dışında, milyonlarca hayranı olan manyaklar var. Ama o manyakların manyaklıklarını da seviyoruz biz.
 
EMİR: (Sarp Apak) Kızlar tarafından hayran olunan popüler bir oyuncu. Hayatı ciddiye almıyor, gezmeyi tozmayı seviyor.
 
AÇILAY: (Nihal Yalçın) Dizi oyuncusu, nevrotik, yarım entelektüel bir kadın. Gidiş gelişleri olan, ne zaman ne yapacağı belli olmayan bir karakter. 
 
DENİZ:  (Gülse Birsel)  
9 Eylül’de konservatuar okumuş, ara sıra dizilerde bölüm oyunculuğu yapıyor. Kendi ayakları üzerinde durabilen, hırslı bir karakter.

Aşağıdaki bağlantıdan Diziler instagram hesabını takibe alarak güncel dizi haberlerini instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.

@diziler

üyeler ne diyor?

resim yok
:-) :) :o) :c) :^) :-D :-( :-9 ;-) :-P :-p :-Þ :-b :-O :-/ :-X :-# :'( B-) 8-) :-\ ;*( :-* :] :> =] =) 8) :} :D 8D XD xD =D :( :< :[ :{ =( ;) ;] ;D :P :p =P =p :b :O 8O :/ =/ :S :# :X B) O:)
Kapat

bizi takip edin