Hande Doğandemir'den çok özel açıklamalar!

Şubat'la dikkatleri üzerine çeken Hande Doğandemir, kamera arkasında başladığı ekran serüvenine reytingleri yüksek bir dizinin başrol oyuncusu olarak devam ediyor. Şimdilerde ''Güneşi Beklerken''le ekrana gelen genç oyuncu, Hafta Sonu dergisinin sorularını yanıtladı.

* Sosyoloji mezunuyken oyuncu olma fikri nereden çıktı?

- Sosyoloji bölümünü bitirdikten sonra iletişim sosyolojisi ve televizyonculuk üzerine çalışmak istedim ve öncesinde kamera arkasında yer aldım. Televizyon maceram böyle başladı. Devamında da menajerim Nimet Atasoy’la çalıştım ve oyunculuk eğitimlerine başladım. Doğru projelerde yer aldığımı düşünüyorum ve bugün “Güneşi Beklerken”le devam diyorum.

* Peki ileride sosyoloji ile ilgili bir şeyler yapmayı planlıyor musunuz?

- Sosyoloji hayatın her anında bana farkındalık sağlayan bir alan. Televizyonculukta, oyunculuk hayatımda ve belki bir gün yer alacağım başka projelerde bana yol göstereceğine ve çok yardımı olacağına inanıyorum.

* Ankara'dan çıkıp yalnız başına İstanbul'a çalışmaya gelmek cesaret ister. Hep böyle cesur musunuzdur?

- O zaman üniversiteyi yeni bitirmiştim ve benim için yeni bir hayat başlıyordu. Böyle radikal bir karar almak o zaman zor olmadı. Çünkü insan o yaşta tüm riskleri göze alıyor. Şimdi olsa aynı şeyi yapar mıydım bilmiyorum ama kendim için doğru olan konusunda hislerime güveniyorum. İyi ki o kararı vermişim.

AİLEM BENİM İÇİN HER ŞEYDEN ÖNCE GELİR

* Güneşi Beklerken'e dahil olma sürecinizi anlatır mısınız?

- Şubat dizisinden sonra birçok projeyle ilgili görüşmeye başladım. Bunlardan biri de Güneşi Beklerken'di. Ben görüştüğümde hemen hemen tüm oyuncular belliydi. Bir tek Zeynep karakteri kalmıştı projeye dahil olacak. Senaryoyu okuduğumda şansıma özellikle Zeynep karakterini çok sevmiştim. Yönetmenimiz Altan Dönmez’le tanıştık ve gerisi geldi.

* İlk başrolünüz... Ağır bir sorumluluk hissediyor musunuz?

- Tabii ki, ciddi bir sorumluluk olduğunun farkındayım. Bu kadar başarılı bir yapımın önemli bir parçası olmak hem zor hem de gurur verici. Ama birlikte çalıştığım ekip ve partnerlerim açısından o kadar şanslıyım ki, biz bu sorumluluğu hep beraber büyük bir keyifle sırtlıyoruz.

* Ekibin birbiriyle uyumu nasıl?

- Klişe olacak ama biz gerçekten bir aile olduk. Böyle olmasında en önemli faktör yönetmenimiz Altan Dönmez’in enerjisidir. Kendisiyle çalışmak o kadar keyifli ki, bu durum setteki tüm havayı değiştiriyor. Sayesinde işimizi gerçekten çok eğlenerek yapıyoruz. Bu uyum da ortaya çıkardığımız işe yansıyordur mutlaka.[reklam]

* Zeynep ile benzer yönleriniz var mı?

- Zeynep’le en benzer yönümüz sevdiklerimize olan bağlılığımız ve inancımız. Aile faktörü Zeynep için çok kutsal ve değerli. Benim için de öyledir. Bu hayatta ailem her şeyden önce gelir.

ZEYNEP'İN YAŞADIĞI OLAY HERKESTE YARALAR AÇAR

* Dizide Kerem ile Zeynep arasında güçlü bir aşk alevlenecek gibi duruyor. İkisi arasındaki zıtlaşmanın gidişatı ne olacak?

- Bizler de tüm gelişmeleri neredeyse sizlerle aynı zamanda öğreniyoruz. Zeynep ve Kerem arasında önlenemez bir çekim ve tutku var. Aralarındaki tatlı çekişmeden bunu çok net fark edebiliyoruz zaten. Bu çekişme tutkulu bir aşka mı dönüşür, yoksa bir nefrete mi, onu yeni bölümlerimizde göreceğiz.

* Sizce Zeynep aradığı babasının yanı başında, hocası Cihan olduğunu öğrendiğinde ne tepki verecek?

- Zeynep buna ne tepki verir ben de kestiremiyorum. Bu kadar sevdiği, güvendiği birinin babası çıkması onu mutlu edecektir ama bunca zamandır kendisinin bu kadar yakınında olan babasından mahrum bırakıldığı için çok öfkeleneceğini de düşünüyorum.

* Aynı durumu siz yaşamış olsaydınız tepkiniz ne olurdu?

- Düşünmek bile istemiyorum. Bu gerçekten çok büyük bir hayal kırıklığı; üstüne kocaman bir dünya kurduğunuz gerçeğinizin sadece bir yalandan ibaret olduğunu öğrenmek olurdu. Her insanda iyileşmesi zor yaralar açar diye düşünüyorum.

* Peki aşk size ne hissettiriyor?

- Aşk, bu hayattaki en büyük motivasyonlardan biri diye düşünüyorum. Enerji veriyor bana. Aşık olduğum insan yanımdaysa eğer, her şeyi yapabilecek gücüm varmış gibi hissediyorum.

* Nasıl bir kadın oluyorsunuz aşıkken?

- Enerjik ve umutlu oluyorum. Daha fazla üretmek, her şeyi daha fazla yaşamak istiyorum ki, onunla daha fazla paylaşabileyim hayatı...

SPOR İÇİN ZAMAN YARATMAM ÇOK ZOR

* Fiziğiniz çok düzgün. Nasıl koruyorsunuz formunuzu?

- Bu yoğun tempoda olabildiğince yediklerime dikkat etmeye çalışıyorum. Spor yapmak için zaman yaratmam zor oluyor ama her fırsatı değerlendirmeye çalşıyorum. Zaten atletizm dersleri için özel olarak çalıştığım bir hocam var. Koşu ve yarış sahneleri için de boş zamanlarımda çalışıyoruz.

* Bakım sırlarınız...

- Her gece mutlaka makyajımı çıkarıp yüzümü iyice temizliyorum. Daha sonra göz kremi ve nemlendirici kremimi kullanıyorum ve haftada birkaç gün de peeling yapıyorum.