resim yok
01 Şubat 2012 - 00:00

 

Merve Boluğur, her ne kadar kendisi “esas kız” durumunu kabul etmese de “Kuzey Güney”de üstlendiği Zeynep karakteriyle yine çok iyi bir çıkış yaptı. Diziyi de Kuzey’i de alıp götürdü. “En büyük hayalim karakter oyuncusu olmak” diyen Boluğur, All dergisinin sorularını yanıtladı.
 
Neden saçınızı siyah renge döndürdünüz?
- Bakır kızılını çok seviyorum. Herhangi bir dizide oynamadığım serbest zamanlarımda hemen kızıla boyatırım. Ama ekran siyah saçı daha çok seviyor. Yapımcımız Kerem Çatay da siyahın daha iyi olacağı fikrindeydi, boyattım.
 
Dizilerde hep ikinci kadın rollerinde başlayıp birkaç bölüm sonra asıl kız olmayı nasıl başarıyorsunuz?
- “Küçük Sırlar”da kötü karakter olarak herkesin işini karıştırdığım için çok fazla sahnem vardı. Seyirci kötü kızı sevdikçe sahnesi daha da arttı. Senaryo seyircinin reaksiyonuna göre yön kazanıyor. “Kuzey Güney”de ise öyle bir ana karakter durumum yok. Zaten bu dizide asıl çocuk var, asıl kız yok. 
 
Diziye girerken “Ben bu hikayeyi iki bölüm sonra elime alırım” diye düşündünüz mü?
- Düşünmedim tabii ki. Sadece bana verileni en iyi şekilde yapmakla yükümlü hissediyorum kendimi. ışimi çok önemsiyorum. Daha iyisini yapmak için beni motive eden bir hırsım da var. Mükemmeliyetçiyim, iş konusunda çok titizim. 
 
Dizi setinde en çok kimi beğeniyorsunuz?
- Zerrin Tekindor’un karakterine bayılıyorum. Çok eğlenceli bir karakter ve kendisi de bence müthiş oynuyor.
 
Peki Kıvanç Tatlıtuğ iş arkadaşı olarak nasıl biri? 
- Aslında daha yeni yeni alışıyorum herkese. Kıvanç’la iş arkadaşı olmak da gayet güzel. Çok motive eden, sahneleri önceden çalışan, disiplinli bir oyuncu. Düşünceli. Mesela yemek sipariş ederken herkese “ıster misiniz?” diye sorar.
 
JOHNNY DEPP’İ GETİRİN BANA!
 
Siz neler izler, takip edersiniz?
- Tim Burton hayranıyım. Onun o masalsı, ütopik dünyasında kendimi buluyorum. Johnny Depp’i çok beğeniyorum. Her role girebilen, her şey olabilen bir aktör. Tam bir karakter oyuncusu. “Charlie’nin Çikolata Fabrikası” beni çok etkilemişti mesela... Bir oyuncu olarak Juliette Binoche’u da çok beğenirim.
 
Birçok kişi sizin Hollywood’da şansınızı denemeniz gerektiğini konuşuyor. Böyle bir niyetiniz var mı?
- Önce ülkemde güzel bir şeyler yapayım, sonra düşünürüm. Birkaç dizide oynadım, dikkat çektim diye “Tamam bu işi becerdim” deyip yurtdışına gidemem.
 
Meltem Cumbul yerine Altın Küre’ye siz gitseydiniz mikrofon başında ne derdiniz?
- Bilmem, çok zor bir soru... “Johnny Depp’i getirin bana” diyebilirdim!
 
Oyunculuktan sonraki en iyi yeteneğiniz ne? Mesela “Yetenek Sizsiniz”e katılsanız sahnede ne sunardınız?
- “Yetenek Sizsiniz”e katılmazdım! Ama soruyu anladım. Cam boyamayı çok seviyorum. Evde bardaklarımı, fincanlarımı boyuyorum. şekiller çiziyorum. Makyajımı kendim yaparım, ojemi kendim sürerim.
 
AİLEMİN KAFASINDA SORU İŞARETİ BIRAKMADIM
 
Kendinizi en çok hangi konuda takdir ediyorsunuz?
- İyi bir ekip çalışanı olduğumu düşünüyorum. Birlikte çalıştığım insanları ayırmam. Çaycımız da benim çalışma arkadaşımdır, yönetmenim de. Sohbet etmeyi çok severim. Herkesten öğrenecek bir şeyler bulabilirim. ınsan kıymetlidir benim için. Kırmamaya çalışırım. Çok kızsam da ağzımdan kötü söz çıkmaz. Sessiz kalabilirim.
 
Ailenizle aranız nasıl?
- İyi. Annem zaten hem menajerim hem arkadaşım. Babam da öyle. Çok yakınızdır.
 
Sorsak, hâlâ onların minik kızlarısınızdır. Ama ekranda sizi gayet dişi rollerde görüyorlar. Yadırgamıyorlar mı?
- Bu işe ilk başladığımda hepimiz acemiydik. Ama işin içine girdikten sonra artık buna tamamen iş olarak yaklaşmayı benimle beraber annemler de öğrendi. Kabullendiler. ıstedikleri zaman sete gelirler, görürler nerede nasıl çalıştığımı. Kafalarında bir soru işareti yok. Reytinglere benden önce onlar bakar.
 
Ne iş yapıyorlar?
- Annem ev hanımı, babam ticaretle uğraşıyor.
 
Tek çocuk musunuz?
- Erkek kardeşim var.
 
SAKİN HAYAT DAHA DOĞRU GELİYOR
 
Boş vakitlerinizi nasıl değerlendirirsiniz?
- Hemen spora giderim. Köpeğim ve kulaklığımı alır uzun yürüyüşler yaparım. Bebek Koru Kahvesi ya da Cihangir’deki Van Kahvaltı Salonu’na gider uzun kahvaltılar yaparım.
 
Gece hayatı?
- Gece hayatım yok denecek kadar az. Konserler dışında çıkmam. Çok kalabalık geliyor. Sigara kokusu, gürültü patırtı...
 
“Acaba yaşlandım mı?” diye düşünüyor musunuz?
- Yok, öyle düşünmüyorum. Daha sakin bir hayat daha doğru bir hayat gibi geliyor. Aynı eğlenceyi evde, kendi sevdiğin müzikle, kendi arkadaşlarınla da yapabilirsin ayrıca.
 
Ama ailenizle yaşadığınız için evde parti veremezsiniz...
- Yoo, verebilirim. Onlar da gelebilirler. Annemlerle yaşamayı seviyorum. Zaten beni sıkan bir ailem yok. 
 
EVİMİN ORTASINDA ATLIKARINCA OLSUN
 
En büyük lüks hayaliniz nedir?
- Evimin ortasına atlıkarınca yaptırmak!
 
Hangi konularda kendinizi şımartırsınız?
- Masaj yaptırmayı çok seviyorum. Bu aralar bana çok iyi gelen bir şey. Bir de nefes terapisine gidiyorum. 
 
İlgi görmeyi, merak edilmeyi sever misiniz? Erkek arkadaşınızın “Eve varınca ara” demesi hoşunuza gider mi?
- Zaten bizim meslekte bir beğenilme ve ilgi açlığı vardır. ılgiyi tabii ki seviyorum. Erkek arkadaşımın merakını da severim. ınsani bir şey. Aşırı olmadığı sürece...
 
Size alınabilecek en iyi hediye nedir?
- Müzik kutusu. Benim biraz çocuksu bir dünyam olduğu için oyuncak, müzik kutusu gibi şeylerle mutlu olurum. 
 
14 şubat sizin için anlamlı bir gün mü?
- Evet, o günü farklı geçirmek ilişkileri besliyor bence. 
 
DISNEYLAND’A GİTMEK İSTİYORUM
 
Bir erkeğin ilgi alanınıza girmesi için onda ne görmeniz gerekli?
- Merhamet. Merhametli insandan korkmayacaksın. Kasmayan adam severim. şımarıklık ve ukalalıktan nefret ederim. ıyi iletişim kurması önemli. Cool olmalı.
 
Cool ne demek sizce?
- Kendine ait bir havası olan. Saçını atışı olabilir, gülüşü ya da ses tonu olabilir. Kendini diğer insanlardan ayıran detaylar... Onlara çok dikkat ederim. 
 
Peki ne görürseniz asla şans vermezsiniz?
- Kendini aslında olmadığı biri gibi göstermeye çalışanlara asla şans vermem.
 
Gelecekle ilgili üç dilek alalım...
- Birincisi sağlık ve huzur. ıkincisi çok iyi bir karakter oyuncusu olmak. Üçüncüsü de Disneyland’a gitmek!
 
EVLİ BİR ERKEĞİ AKLIMDAN GEÇİRMEM
 
Senarist siz olsanız, hikayeyi nasıl sonuçlandırırdınız?
- Çok zor bir iş ama herhalde Kuzey karakteri kiminle gerçekten mutlu olacaksa ona odaklanacağım bir final yazardım.
 
Gerçek hayatta olsa, mantığınıza uymayan, dengesiz bir erkekte şansınızı zorlar mıydınız?
- Dengesizliği zaten geçtim, evli bir insanı o yönden aklımdan geçirmem bile. Erkek mi yok? Zaten hayatta yeterince zorluk var. Bir de yanına zor ilişkiler eklemek gereksiz.

Aşağıdaki bağlantıdan Diziler instagram hesabını takibe alarak güncel dizi haberlerini instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.

@diziler

üyeler ne diyor?

resim yok
:-) :) :o) :c) :^) :-D :-( :-9 ;-) :-P :-p :-Þ :-b :-O :-/ :-X :-# :'( B-) 8-) :-\ ;*( :-* :] :> =] =) 8) :} :D 8D XD xD =D :( :< :[ :{ =( ;) ;] ;D :P :p =P =p :b :O 8O :/ =/ :S :# :X B) O:)
Kapat

bizi takip edin