resim yok
25 Ekim 2011 - 00:00

 

Koskoca bir usta... Yıllarını setlerde geçirmiş, mesleğe ömrünü vermiş. Ama o hâlâ en çok küçük rolleri seviyor, çünkü onları daha insancıl buluyor. Artık mecburen oturduğu yerden gençlere oyunculuk dersi veren Erol Günaydın, “Şöyle takır takır bir yürüsem, ortalığın tozunu attırırım” diyor.
 
Bunca yıldan sonra geriye dönüp baktığınızda, “Gerçekten istediğim hayatı yaşadım” diyebiliyor musunuz?
- Eh. 
 
Niye eh?
- Sevdiğim şeyler de oldu, sevmediğim şeyler de... Daima kazıklandım. 
 
İyi niyetli insanların kaderi o ama...
- Düşün ki; bu kadar yıldır çalıştım, hiç para kazanamadım. Kenarda üç kuruşum yok. Bu insanlar nasıl kazanıyorlar parayı bilemiyorum. “Sadece sanatımı yapayım” derken para gitti. 
 
Neden peki?
- Para kazanmayı düşünmedim.
 
ÜÇ KURUŞ PARAM DA YOK KAZANACAK DURUMUM DA
 
Harcamayı seviyorsunuz herhalde...
- Evet seviyorum, oldu mu kuruşuna kadar harcarım. Biraz da o yüzden üç kuruşum kalmadı ya... Şimdi de kazanacak durumum yok, idare ediyorum. Hayatla çok dalga geçiyorum bazen. Borcum var bir yere, istiyorlar, “Pazartesiye kalsın” diyorum. İttiriyorum öyle şeyleri. Jübile yaptım, hiç para kazanamadım. Sendikal hakların olmamasının da çok etkisi var. Dünya kadar filmimizi oynatıyorlar, beş kuruş para vermiyorlar. 
 
Geçmişe dair başka ne gibi pişmanlıklarınız var?
- Ben yaptığım işi satmasını bilemedim. İnsanlar “Öyle yaptım, böyle yaptım” diye her işlerini anlatıyor. Ben bunu katiyen kabul edemiyorum. İngiltere’de oynadım, Amerika’ya gittim, Fransa’da oynadım. Ama bütün bunları hiç dile getirmedim hayatımda.
 
Sonuçta işinizdi. Neden söylemediniz?
- Övünmek hoşuma gitmiyordu. Aman artık bugüne bakalım. Bunlar geride kalmış şeyler. Ben böyle geldim, böyle giderim. Yaptım, çalıştım, kazandım ama yedim! 
 
Sizin de en büyük kazancınız insanların sevgisidir, öyle bakalım duruma. Bu da önemli bir şey...
- Evet, onları çok seviyorum. Onlar da beni seviyor. Kimse benim kadar sevgi kazanmamıştır. 
 
BİZDE SADECE BAŞROL VE KIÇ ROL VAR!
 
“Gün Akşam Oldu”da küçücük bir sahnede yer aldınız... Daha büyük bir rol istemez miydiniz?
- Hayır. Ben küçük roller oynamayı çok severim. Mesela şemsiye açıp da yağmurda karşıdan karşıya geçen adamı çok severek oynarım. Hatta onu saatlerce oynayabilirim! Baştan aşağı büyük bir rol oynayacağıma, böyle küçük bir rolü dolu dolu oynayıp insancıl şeyler bırakmak, oraya bir tırnak atmak daha çok hoşuma gider. Küçük rollerin sahibi de çok azdır. Onun için bana çok rol çıkar.
 
Biz hiç alışık değiliz küçük rol isteyen oyunculara...
- Halbuki çok önemlidir o. Bizde bir başrol vardır, bir de kadın rolü vardır. Gerisini de ufak ufak doldurur giderler; iyi olsun, kötü olsun. Halbuki onların iyi olması o kadar doldurur ki işi. Küçük rollerde büyük insanlıklar vardır. Ama insanlar onları bilmezler. Bizde başrol ve kıç rol vardır.
 
50 AMELİYAT GEÇİRDİM BİR TANE DAHA İSTEMEM
 
Huzurevine yollanan bir babaydı “Gün Akşam Oldu”daki rolünüz. Neyse ki siz şanslısınız, kızınız yanınızdan ayrılmıyor.
- Evet yanımda. Ama ben aldırmam böyle şeylere. Giderim huzurevine, otururum. 
 
Sağlık durumlarınız nasıl?
- Sağlık durumum çok iyi. Biraz yürüyebilsem, duman edeceğim ortalığı ama karnımdaki delik var ya, ondan kurtulamıyorum. 
 
Hiç mi çaresi yok?
- Var, ameliyat olup tekrar onu kapattırmam lazım. Ama 50 tane ameliyat geçirdim, bir ameliyat daha istemiyorum. Yaşım geliyor 80’e, böyle idare ederim.
 
E karında bir delikle idare edilir miymiş?
- Ediliyor. Bütün roller ayakta değil ya. Oturanları da var.
 
Bundan sonra hep oturan rolleri mi kabul edeceksiniz yani?
- Evet. Ben yatarak oynadım bütün bir sene. En zorunu yaptım. İlla koşturmak mı lazım! 
 
NE KİŞİLİĞİ APTAL İYİ OYNADIN MI Kİ!
 
Bundan sonrası için gönlünüzden geçenler ne?
- Aman bu yaştan sonra ne proje yapacağım? Proje ancak küçük küçük rollerin çıkması olur.
 
Sadece iş mi gönlünüzden geçen?
- Başka ne yapayım ki! Her şeyi yaptım doydum, gönlümden geçen hiçbir şey yok. 
 
Mesela çekim yok. Evdesiniz. Ne yapıyorsunuz?
- Düşünüyorum. TV seyrediyorum. Ekrandakilerin hatalarını görüyor, eğleniyorum.
 
Hataları görünce sinirleniyor musunuz?
- Sinirlenmiyorum, aptalca işler yapıyorlar. Bir de geliyorlar TV’de, “Rolü şöyle aldım, böyle oynadım. Kişiliği bilmem ne” diyorlar. Ne kişiliği aptal, hiçbir şeyden haberleri yok! İyi mi oynadın bakalım, nereden biliyorsun kişiliğini!
 
BU SAATTEN SONRA HİÇBİR ŞEY HEYECANLANDIRMAZ 
 
Oyuncak koleksiyonunuz varmış, öyle mi?
- Vardı şimdi yok. Dağıttım gitti. Şimdi ödül koleksiyonum var. 100 lira verselerdi ödül başına, zengin olmuştum. Bedava ödüller!
 
Anladım, her şeye doymuş bir insansınız. Bu saatten sonra ne çok heyecanlandırır sizi?
- Aşk. 
 
Şaka mı, gerçek mi?
- Yok canım ne aşkı ya! Hiçbir şey heyecanlandırmaz artık beni. 
 
Aşık olamaz mısınız yeniden?
- Yok. 
 
Neden?
- Neden olsun?
 
Neden olmasın?
- Olmaz. Hayatımda her şeyi yaşadım, tattım. Ne olacağını biliyorum aşağı yukarı. Ne olacak? Heyecanlandıracak pek bir şey yok.
 
Ergun Köknar KORKUTMASA FRANSA’DA KALABİLİRDİM
 
Yabancı bir ülkenin sanatçısı olsaydınız, daha mı farklı olurdu her şey?
- Olurdu.
 
Mesela?
- Her şey başka olurdu. Maddiyat dahil. Neredeyse başka ülkede sanatçı oluyordum da ben... Devlet Tiyatrosu’ndayken Paris’e gittim. Orada adamlar bana “Kal burada” dedi. Kalacaktım. Ergun Köknar “Devlet parasıyla geldik. Seni mahkemeye verirler. Zaten daha askerliğin var. Burada kalma” dedi, korkuttu beni. Korkmasam kalırdım.
 
HAMLET’İN MEZARCISINI GÜZEL OYNAYAN ÇIKMADI
 
Yıllarca canlandırdığınız birçok karakter oldu. İçinizde ukde kalan bir rol oldu mu hiç?
- Hamlet’in mezarcısı. Bir elinde kazma, bir elinde kürek şarkı söyler. Kuru kafasıyla konuşur. Çok felsefesi vardır onun. Kimse bilmez. Çok güzel roldür. Kimse de güzel oynamamıştır bugüne dek.

Aşağıdaki bağlantıdan Diziler instagram hesabını takibe alarak güncel dizi haberlerini instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.

@diziler

üyeler ne diyor?

resim yok
:-) :) :o) :c) :^) :-D :-( :-9 ;-) :-P :-p :-Þ :-b :-O :-/ :-X :-# :'( B-) 8-) :-\ ;*( :-* :] :> =] =) 8) :} :D 8D XD xD =D :( :< :[ :{ =( ;) ;] ;D :P :p =P =p :b :O 8O :/ =/ :S :# :X B) O:)
Kapat

bizi takip edin