6 kişinin
favori dizisi oldu
Hıyanet Sarmalı; Anadolu’nun mertliğini üstünde taşıyan baba Hamza’nın, anneleri Şirin, ailenin en büyük çocuğu Ferhat, haşarı ve hayatının baharındaki Ayaz ve dünyalar şirini, cimcime Beyaz’ın yoksul ama bir arada oldukları mutlu yuvalarının işlendiğini açıklayan Kartal; “Fakat bu mutluluk uzun sürmeyecektir. O güzel ailenin yolu bir gün Binbaşı Kılıç’la...
Hıyanet Sarmalı; Anadolu’nun mertliğini üstünde taşıyan baba Hamza’nın, anneleri Şirin, ailenin en büyük çocuğu Ferhat, haşarı ve hayatının baharındaki Ayaz ve dünyalar şirini, cimcime Beyaz’ın yoksul ama bir arada oldukları mutlu yuvalarının işlendiğini açıklayan Kartal; “Fakat bu mutluluk uzun sürmeyecektir. O güzel ailenin yolu bir gün Binbaşı Kılıç’la kesişecek ve bambaşka bir dünyayı tadacaklardır. Kılıç, hırsları uğruna yaşayan, yükselmek için her şeyi yapabilecek bir subaydır. Bunun için gözünü karartmış, en sevdiklerini bile ateşe atmaktan çekinmemektedir. Ve yükselmek uğrunda attığı o adımlardan biri, bir gün Günyol ailesinin üstüne basıp paramparça etmekten geçmektedir. Dökülen kanlar, dağılan bir aile, kanlı bir dünyayla boğuşmak zorunda kalan yetim çocuklar. Anadolu’nun bağrından koparılan o üç güzel gözlü çocuk, bir başlarına, çaresiz ve cılız bir yaşam savaşına başlarlar. İçlerinde intikamın harlayan ateşi, yüreklerinde geride bıraktıkları canların acısı, önlerinde ise bilinmez tehlikelerle dolu bir yol vardır.Savaşları sadece bir intikam için değildir. Bitmez tükenmez vatan sevgileriyle, ailelerini parçalayanlara, ülkeyi satanlara, o karmakarışık ‘Hıyanet Sarmalı’na karşı büyük bir savaş olacaktır. Bazen Kılıç’a karşı kalkan olacaklar, bazen ondan daha keskin ve ölümcül bir silah, bazen de sürpriz bir şekilde yan yana, aynı amaç için yürümek zorunda kalacaklar. Kimin kim için çalıştığı, hangi tarafın nereye hizmet ettiği belli olmayan, siyasetten mafyaya, iş dünyasından askeriyeye, basından gizli örgütlere kadar her yere bulaşmış bir virüsün Türkiye’yi getirdiği hal gözler önüne serilecek. Anadolu’nun mert insanlarıyla; beyaz yakalıların, kara suratlıların, gaddarların, ülkenin üstüne kara bulutlar halinde çökmüş derin güçlerin son meydan savaşıdır. Türkiye’nin kaderini belki de o üç yetim kardeş belirleyecektir. Öyle coşkundur ki içindeki ateş, bazen aşklarını, bazen mutluluklarını, umutlarını, hatta yeri geldiğinde hayatlarını bile hiçe sayacaklardır. 80’lerle başlayıp 90’lara kadar uzanan bu hikaye, sadece bir dönemi aydınlatan basit bir anlatı değil, Anadolu’nun, Türkiye’nin, insanlığın kendisiyle yaşadığı destansı bir hesaplaşması da olacaktır aynı zamanda.”