Hazal Kaya röportajında feminist olduğunu açıkladı!

Ekranların sevilen ismi Hazal Kaya çok konuşulacak bir röportaja imza attı.

Merve Mutlu
16 Mart 2020 - 12:17
Magazin

Birbirinden başarılı projelerde yer alan başarılı oyuncu Hazal Kaya, Hakan Gence ile bir araya geldi ve sorularını yanıtladı. Sektörde kadın olmanın zorluklarından kendi hayatına kadar birçok soruyu cevaplayan Kaya bakın neler söyledi...

20-03/16/hazal-kaya-roportaji.png

"Türkiye’de kadın olmak ne demek?" sorusunu yanıtlayan Hazal Kaya, "Büyük bir çabayla hayatta kalmaya çalışmak demek. Her alanda var olmaya çalışmak, varlığını kanıtlamaya uğraşmak demek. Çektiğin acının da, kazandığın başarının da görmezden gelinmesini kabullenmeni bekleyen herkesle çatışmaya hazır olman demek. Elinde kalkanların hazır beklemek demek işte." yanıtını verirken, o kalkanların ne olduğu sorusunu da "Ekonomik özgürlük, sürekli olarak zihnini, yeteneğini bileme gücü." sözleri ile cevapladı.

Erkekler kadar özgür olmadığını söyleyen güzel oyuncu, nedenini ise; "Çünkü erkeklerin aksine benim özgürlüklerim tartışmaya açık. Ne yapacağımdan nasıl yapacağıma, ne giyeceğimden nereye-nasıl gideceğime, nerede konuşup nerede susacağıma ve hatta nerede güleceğime kadar belirlemek isteyen bir sistemle karşı karşıyayım. Aynı sistem nasıl görünmem gerektiğine dair de filtreler üretiyor. Döve döve ‘olunması gereken kadın’ kalıbına sokarken dışında kalanları farklılığından vurmaya çalışıyor. Bu şartlar altında özgürlükten bahsedebilir miyiz?" diyerek ifade etti.

"Kadın, hem fiziksel hem zihinsel olarak daha dayanıklı, daha güçlü bir yaratık."

20-03/16/hazal-kaya-kimdir.png

◊ Erkeklerin kadınlarla alıp veremedikleri ne?

Ortada güce sahip olmakla ilgili bir dert var. Alıp verememek değil de o gücü bölüşmek istememek... Kadın, hem fiziksel hem zihinsel olarak daha dayanıklı, daha güçlü bir yaratık. İnsanoğlunun fili zincirleyip gezdirmesi gibi kendinden daha güçlüyü alt etmek, çaresizliği öğretmek büyük tatmin demek ki.

◊ “Feminist bir kadın tarafından, anaerkil bir ortamda büyütüldüm” demişsiniz. Feminizmi nasıl anlatırsınız?

Feminizm, kadınla erkeğin sosyal, politik ve ekonomik olarak eşit olması gerektiğine inanmak ve savunmak... Dolayısıyla bir erkek de feminist olabilir. Böyle sağlam bir inancı erkeklerden nefret eden kadınlara indirgemek de bu hak arayışını aslında yok saymak.

◊ Siz feminist misiniz?

Evet, elbette!

◊ Nasıl bir evdi sizinki?

Annem (Ayşegül Kaya) ve babam (Serhat Kaya) ben yedi yaşındayken boşandılar, ben hafta içlerini annemle, hafta sonlarını babamla geçirdim. Annem aktivist bir avukattı. 1990’ların başında ben daha minicikken kadın hareketine dahil oldu. Annem sağ olsun, ‘Mor Çatı’da tanımaktan gurur duyduğum, güçlü ve cesur kadınlarla büyüdüm.

◊ Ayşegül Hanım nasıl bir figürdü?

Annem beni 26 yaşındayken doğurmuş. Aynı evin içinde iki güçlü karakter çarpışa çarpışa büyüdük. Evde demokrasi ortamı hâkimdi; ev işlerini bir gün o yapardı, bir gün ben... Kararları bana sormadan almazdı. Hep iyi bir ekiptik. Annemin bende hayranlık uyandıran, enteresan bir gücü vardır. Bilmeyende, ‘güvendiği biri, bir şey var herhalde’ hissi uyandırır. Şimdi anlıyorum; o güç, bekâr bir anne olarak bir kız çocuğu yetiştirme sorumluluğundan geliyormuş.

"Oyunculuğumu boyum üzerinden sorgulayamazsınız."

20-03/16/hazal-kaya-1584350833.png

◊ Hiç çekinmeden yıllar önce sette takoz kullandığınızı söylediniz. Sonra uzun dönem, “Sette takoz kullanıyor” haberlerine maruz kaldınız...

Takoz, sette kullanılan teknik bir malzeme olmaktan çıkıp benim boyumla dalga geçme, aşağılama malzemesine dönüştü. O zaman da saçma ve komik bulup üstüme alınmamıştım, hâlâ da aynı şeyi hissediyorum. Bugün gelip “Best Model’e gidiyorum” dersem tartışabiliriz ama oyunculuğumu boyum üzerinden sorgulayamazsınız. Benim bütün bu saçmalıkta canımı sıkan şey, yaptığım işin başarısından, çabamdan, emeğimden bahsedilmeyip bunlardan bahsedilmesi.
◊ İçinde bulunduğunuz sektörde kadına ayrımcılık ya da şiddet uygulanıyor mu?
Tabii, hem de çok ciddi bir ayrımcılık var. Hakkını arayan kadınlar arıza veya deli olarak nitelendiriliyor

◊ Hollywood’daki kadınlar maruz kaldıkları tacizlerden hareketle Me Too hareketini yarattı. Sizin bir Me Too itirafınız var mı?

Açıkçası öyle ciddi bir cinsel tacize uğramadım. Ben daha çok ayrımcılıktan mustaribim.

◊ Ne gibi bir ayrımcılık?

Hakkını arayan, yaptığı işe titizlenen, sorgulayan kadınlar genelde arıza veya deli olarak nitelendiriliyor. Erkek oyuncu sete geç kalır, gülümseyerek, “O hep geç kalır ya” derler. Kadın oyuncu geç kalınca yapımcı menajerini arar. Bir erkek oyuncunun tek bir başarılı işi onu efsane yapabilir. Aynı sonuç için bir kadın oyuncunun beş iş yapması gerekir. Yakın zamanda olan bir şeyi anlatayım. Çağatay (Ulusoy) benim kardeşim gibidir. En son ‘United Talent Agency’ye kabul edildik. Kocaman bir haber çıktı, “Çağatay Ulusoy UTA’e kabul edildi” diye. Yanında küçücük bir kutucukta benim fotoğrafım, “Hazal Kaya da...” yazıyor. Uluslararası başarı elde etmişiz ama erkeğin yaptığı sayılıyor, benimki
sayılmıyor.

◊ Peki erkek oyuncular kadın oyunculardan daha mı çok kazanıyor?

Evet, bu Türkiye’de de dünyada da böyle. Ama benim partnerlerim benden çok kazanmıyor (gülüyor). Yıllar içinde çok çalıştım, işlerim de iyi gitti ve söke söke o eşitliği aldım. Söylemezsem olmaz, elbette ki patronum da (Fatih Aksoy) sağ olsun bu konuda çok adaletliydi.

Aşağıdaki bağlantıdan Diziler instagram hesabını takibe alarak güncel dizi haberlerini instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.

@diziler

üyeler ne diyor?

resim yok
:-) :) :o) :c) :^) :-D :-( :-9 ;-) :-P :-p :-Þ :-b :-O :-/ :-X :-# :'( B-) 8-) :-\ ;*( :-* :] :> =] =) 8) :} :D 8D XD xD =D :( :< :[ :{ =( ;) ;] ;D :P :p =P =p :b :O 8O :/ =/ :S :# :X B) O:)
Kapat

bizi takip edin